
Öğretmenlerin gerçekten de çilesi bitmiyor.
Gelin eğitimin ilk evresine.
Liseyi hızlı bir şekilde geçelim, üniversiteye gelelim.
Üniversite okumak çilelidir. Bunun için manevi güçlükten önce maddi zorluklar gelir. Çoğu öğretmenin anne babası ek işlerde çalışarak okutmuştur çocuğunu. Öğretmen olacak, doktor olacak hayaliyle üniversiteye göndermiştir.
Tonlarca para harcamıştır çocuğun eğitimine.
Daha sonra çocuğu mezun olur.
Bu sefer de iş bulabilecek mi sorusu başlar.
Kpss kitaplarına tonlarca para harcanır, bunun sonrasında puanlar alınır. Kimileri senelerce Kpss çalışır.
Kpss puanlarını aldıktan sonra sosyal mecrada ciddi bir belirsizlik süreci ile mücadele başlar. Öğretmen adayları, ailelerine gururlarını yaşatmak ve kendi geleceklerini kurmak isterler. Herkes yüzde 95’i o kadar başarılı olamaz.
Yüzde 5’lik kısım atanmıştır.
Atandıktan sonra ailesinden kilometrelerce uzağa gitmektedir.
Kimileri günde 2-3 saat köy yolculuğu çekmektedir. Soba başında öğrencilerini geleceğe hazırlamaktadır.
Yeni atanan öğretmenler için vatan görevi gibi olan bu durum karşısında ise ev sahipleri kiralara yüzde 200 zam yaparak karşılamaktadır öğretmenleri.
Öğretmenler onlar için yolunacak kazdır.
Maaşlarının 5’te 1’ini kiraya yatırır öğretmen.
Daha sonra kalanlarla geleceğini kurmaya çalışır.
Araba ev hayali kuran öğretmen bir noktadan sonra hayatını idame ettirebilme derdine düşer.
Öğretmen geçim derdi ile de kalmaz.
Öğretmene şiddet vardır, lakin bunun için korunabileceği bir yer yoktur. Öğretmene şiddet uygulayan veli elini kolunu sallayarak evine geri dönebilmektedir.
Öğretmenlerin eşine kavuşabilmesi gibi bir ihtimal de yoktur. Minimum 4 yıl beklemek zorundadır.
Yani öğretmenin evlenememesi için de her türlü zorluk çıkarılmıştır.
Bazı öğretmen okulda mobbing ile uğraşır. Liyakatsız yöneticilerin zararını öğretmenler çekmektedir.
Öğretmenler okulda öğrencilerin yanı sıra veliler ile uğraşır. Bazı yerlerde veliler öğretmenden çok biliyor ya.
Öğretmenlerin çalıştığından fazla yaz ayında geçirdiği tatil konuşulur. Bu tatile ihtiyacı olduğu, öğretmenlik yapmanın ne kadar zor olduğu bazı kesimler tarafından bilinmez. Öğretmen eğitim vermenin yanında cehaletle de savaş verir.
Öğretmenin çilesi saymakla bitmez.
Lakin bu çilelerin karşısında maddi gücü yoktur.
Öğretmenler Odasında bitcoin, borsa ve yatırımlar konuşulur. Herkes ucuz kredinin peşindedir borçlarını kapatabilmek için.
Kamuda en düşük memur maaşlarını alandır öğretmen.
Öğretmen öğrencilerinin yanında kendi geçim derdini de düşünür.
Sistemler getirilir lakin mutsuz öğretmenin bu sistemi işleyemeyeceği bilinmez.
Eğitimde ana faktör öğretmen dışında her şey önemsenir.
Kısacası ”Öğretmenin çilesi bitmiyor, parası yetmiyor”
EĞİTİMCİ YAZAR
Hadi yürü işine. Bizi nasıl görmek istediğini yazmışsın. Gayet iyiyiz. Özellikle de öğretmenlerin itibarı yoktur sözünden dolayı kınıyorum
Bu ülkede öğretmene değer verilmedikçe gelişim olmayacak her geçen gün daha da gerileyeceğiz buna eminim
Sikayet ediyorsaniz olmayın öğretmen… atanana kadar asgari ucretin altında çalışır sesinizi çıkaramazsınız atanincada böyle nankör olursunuz.. dünyayı yeseniz duymazsınız öğretmenler… eğitime kafa yorun hak edin birazda
???? Var ile yok arasında bir yerdeyiz.
Öğretmenleri beğenmeyen ; terbiyesizlik yapanlar yürekleri yetiyorsa çocuklarını okula göndermesin.
Hele emekli öğretmenlerin maaşları bir başka çile bu gidişle kamuda 65 yaşına kadar hiçbir memur emekli olmaz. Gençler böyle giderse kamuda çok zor iş bulur. Çünkü kimse emekli olmak istemez.
Çocuğunu öğretmenliğe zorlayanların Allah belâsını veriyor…
Maaştan memnunum. 1/4 uzman öğretmenim. 44 000 tl maaş var. Bir kaç bin lirada ek ders ,sinav görevi var.50 ye yakın.