İstanbul İl MEM’de Tepki Yaratan Eğitmen Seçimi:Bu İsimleri Kimler Belirliyor?

“İstanbul Öğretmen Akademileri Eğitimleri” kapsamında 4 Kasım’da çevrim içi olarak düzenlenecek eğitimde, Doç. Dr. Cihad Erdönmez’in  görev alacağı açıklandı. Ancak Erdönemez’in geçmiş paylaşımları ve yazıları, bu tercihin ne kadar özenli yapıldığı konusunda büyük soru işaretleri doğurdu.

İstanbul’u Kim Bu Şekilde Yönetiyor?

https://istanbulakademi.meb.gov.tr/SysOs201.php?pID=1426

İstanbul, milyonlarca öğrenci ve on binlerce öğretmenin görev yaptığı Türkiye’nin en büyük eğitim kenti. Böyle bir şehirde öğretmenlere eğitim verecek kişilerin belirlenmesi, titizlik ve tarafsızlık gerektiren bir süreç olmalı.

Ancak görünen o ki, İstanbul İl Millî Eğitim Müdürü Mücahit Yentür’ün yönettiği bu süreçte özen ve hassasiyet yerini sıradanlığa ve denetimsizliğe bırakmış durumda.

Kamuoyunun haklı sorusu şu: Bu isimler kim tarafından, hangi ölçütlerle seçiliyor?

Eğitmen, Siyasi Paylaşımlarıyla Gündemde

Söz konusu eğitmen Doç. Dr. Cihad Erdönmez’in, Yeşil Gazete’de yayımlanan “Toplumsal çürümeye ekolojik bir bakış” başlıklı yazısında, siyaseti doğrudan hedef alan ifadeler kullandığı görülüyor.

Erdönmez yazısında,

“Devletin tepesindeki kişi milyonlarca kadına ‘sürtük’ deme serbestliğine sahipken bir sanatçı sahne arkadaşına içinde ‘sapık’ sözcüğü geçen bir şaka yaptığı için gözaltına alınabiliyor…”
ifadelerini kullanıyor.

Ayrıca X (Twitter) hesabında da benzer siyasi içerikli paylaşımlar dikkat çekiyor:

“Değerlerimiz Trumpa mı satıldı?” şeklinde yaptığı göndermeler,

Cumhurbaşkanlığı kararlarını doğrudan eleştiren ifadeler,

Yerel seçimlerde belirli siyasi partilere açık destek beyanları,

Dini değerlere yönelik tartışmalı açıklamalara farklı çerçevelerden yaklaşması…

Bu paylaşımlar, eğitim programlarında yer alacak isimlerin siyasi kimlikleriyle değil, eğitimdeki yetkinlikleriyle öne çıkması gerektiğini savunan öğretmenler arasında ciddi rahatsızlık yarattı.

Eğitimde Tarafsızlık Yerine Siyasi Gölge mi?

Eğitim camiası, “Öğretmen Akademileri” gibi hassas programlarda apolitik, tarafsız ve toplumun tüm kesimlerini temsil eden isimlerin görevlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.

Ancak İstanbul İl MEM yönetiminin bu kadar tartışmalı bir ismi tercih etmesi, kurumsal ciddiyetin sorgulanmasına yol açtı.

Eğitimciler, “Eğitim siyaset üstüdür. Öğretmenlere örnek olması gereken isimlerin toplumu ayrıştıran söylemlerden uzak durması gerekir” diyor.

İstanbul İl MEM’den Açıklama Bekleniyor

Kamuoyu şimdi şu sorulara yanıt arıyor:

Bu isim kim tarafından seçildi?

İl Müdürü Mücahit Yentür bu tercihten haberdar mıydı, yoksa onay vermeden mi süreç işletildi?

Böylesine tartışmalı bir isim neden öğretmenlere örnek gösteriliyor?

İstanbul gibi dev bir şehirde eğitim yönetimi bu kadar özensiz mi yürütülüyor?

Sorular çoğalıyor, sessizlik büyüyor.

İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün bu konuda bir açıklama yapması artık kaçınılmaz.