Konya’da okulda sınıf arkadaşı İ.Ç. (10) tarafından boğazının sıkılmasıyla fenalaşan ve kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alınan Yusuf Taşkın’ın (10), babası Ramazan Taşkın, “13 ay arayla ikinci evladımın acısını yaşıyorum. Geçen yıl nisan ayında 8’inci sınıf öğrencisi oğlum Mustafa, okulda kantin sırasından çıkarken arkadaşıyla kavga ediyor. Öğretmen, çocukları ayırıyor. Mustafa sonra düşüp, bayılıyor. Kalp ritim bozukluğu olduğundan dolayı olduğu yerde ölüyor” dedi.
“EN BAŞTA NÖBETÇİ ÖĞRETMENDEN ŞİKAYETÇİ OLDUM”
Oğlu Yusuf Taşkın’ın yaşam savaşı verdiğini söyleyen baba Taşkın, “Çocuğum yaşam savaşı veriyor. Çocuğumun canı yanmasın diye Allah’a yalvarıyorum. Çocuğumun bu haline gelmesine sebep olan arkadaşının cezai ehliyeti olmadığı için bir işlem yapılamıyor. Ailesi hakkında da olsa bir işlem yapılsın istiyorum. Bugün benim başıma gelen, yarın başkasının da başına gelebilir. Yusuf’um dün beyninde ödem oluştuğu için ameliyat oldu. Sınıf öğretmenini, koridorun nöbetçi öğretmeni yapmışlar. Okul ziline 15 dakika kala görev yerini terk etmiş. En başta o nöbetçi öğretmenden ve okul yönetiminden şikayetçi oldum” diye konuştu.
adalet bbitmiş güvenlik bbitmiş eğitim bitmiş..kimsenin can ve mal güveliği yok…
Öğretmenin hiçbir sözü dinlenmiyor ki. Ayırmak bile tehlikeli olmaya başladı.
bizim idare 1 dak görev yerinden tuvalete gitriğimizde bile telefonla arıyor adam göneriyor. nöbetçi öğretmenin görevi çok önemlidir. hele ki küçük çocuklarda boğulma nefes borusuna yiyecek kacma, camlara merdiven boşluklarına asılma sıradan düşme vb bir çok sey olabilir allah korusun. hiç kimse istemez vebali büyük. 1 sn bile çook önemli değerli hocalarım
Öğretmen sınıftan çıkıp gelene kadar öğrenciler her yeri tutmuş oluyor.
Bugün nöbetçiydim. Yemin ediyorum tuvalete gitmedim. Öğretmenler odasına adım atmadım. Aha geldim şimdi düştüm kanepeye ama içim rahat sağ salim teslim ettim işi. Yorulmadan olmaz. Yorulacaksın. Gelince düşeceksin çekyata benim gibi.