Şube Müdürleri İle Dahi Görüşmeyen İl Milli Eğitim Müdürümüz Var.

Eskişehir’de okullarda yaşanan sorunları anlatan Arıkan, “Eskişehir’de şu anda eğitim öğretim olarak baktığımızda günü birlik alınan kararlar, zamansız alınan kararlar olduğunu ve koordinasyon eksikliği olduğunu görüyoruz. Özellikle okulların değişiminde, öğretmenlerin atamalarında veya havuzdaki öğretmenlerin görevlendirmelerinde günü birlik kararlar alınıyor. Bugünü birlik kararlar da eğitim öğretimi etkiliyor. Öğretmenlerin verimini düşürecek kararlar alınıyor.

Milli Eğitim Müdürü açıklama yapmalı

Ayrıca bazı okulların taşınması dolayısıyla çözülemeyen bazı problemler var. Bir binada iki tane okul var, şöyle düşünün bir okulun iki müdürü var. Üç dört tane müdür yardımcısı var. Biri A yapmak isterken diğeri B yapmak istiyor ve bu da tabi ki bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Şu anda bu okullarla ilgili bir gelişme de yok. İhale yapılacak, bazıları yıkılacak deniliyor, bazıları onarıma girecek deniliyor, ne olduğu noktasında bir bilgilendirmede yok. En azından Milli Eğitim Müdürümüz çıkıp diyebilir, ‘Eskişehir’de şu okullarda güçlendirme yapılacak, bu okullar yıkılacak, ortalama bir veya iki yılda bu işlemler gerçekleşecek’ gibi açıklama yapabilir. Kamuoyunu bilgilendirici herhangi bir şey yapılmamaktadır.

Şube müdürleri ile dahi görüşmeyen müdürümüz var

Eskişehir Milli Eğitim Müdürü, telefonla görüşebiliyoruz ancak iletişime açık bir insan değil. Bunu kurumda da görebiliyoruz. Kurumda sadece ildeki milli eğitim müdür yardımcıları ile görüşen, şube müdürleri ile dahi görüşmeyen bir milli eğitim müdürümüz var. Sendikalar, STK’lar Milli Eğitim Müdürüne rakip değil, Milli Eğitim Müdürlüğünün çözüm ortağıdır. Biz sendikalar olarak milli eğitim müdüründen kanuna aykırı bir şey istemeyiz. Ama gördüğümüz eksiklikleri de bildirmek isteriz. Milli Eğitim Müdürü sendikalar ile görüşüp sahadaki sorunları sorması gerekiyor. Çünkü milli eğitimde görev yapan maalesef şube müdürleri olsun, milli eğitim müdür yardımcıları olsun okulları bilmiyorlar. İlimizde görev yapıp şu okul nerede desen bilemeyecek şube müdürleri var. Bu kişilerin sorunları da bilme şansı yok. Ama biz sendikalar olarak her sene ortalama her okulumuzu bir defaya mahsus olmak üzere ziyaret ederiz. İlçeleri de, en uzak okulları da, merkezdeki okulları da ziyaret ederiz. Milli eğitim müdürlüğünde böyle bir çalışma görmüyorum maalesef.

Bakanlığın ataması gerekirken kendileri komisyon kurdu

Eskişehir Milli Eğitim Müdürü sürekli değişiyor, şu anki Milli Eğitim Müdürümüz göreve başlayalı bir yıl olmadı, adaletli davrandığını söyleyebilir miyiz, hayır. En son bunu proje okullarına müdür, müdür yardımcısı atamasında gördük. Kendisi bir komisyon kurulduğunu, komisyonun yöneticileri belirleyeceğini ifade etti. Bakanlık bir komisyon kurun demiyor. Bakanlığın ataması gerekirken kendileri bir komisyon kurdu. Komisyonun başkanlığına önceden Eskişehir’de Eğitim Bir-Sen’in başkan yardımcısı olan Muammer Demirkan’ı getirdi. Muammer Demirkan kendine göre adam seçti. Atamalara baktığınız zaman adaletli mi hayır adaletli olmadığını görüyorsunuz. Milli Eğitim Müdürü, komisyona adaletli olmalarını gerektiğini söylediğini belirtti ve görüşüne bakmadan ‘kim yetkinse bu işe onun atanmasını gerektiğini söyledim’ dedi. Ama bu iş ciğeri kediye teslim etmek gibi bir şeydi. Kendilerine yakın hissettikleri kişileri komisyonda değerlendirdiler. Bu da Milli Eğitim Müdürünün adalet anlayışına bir örnektir.

Aydın pek çok konuda eksik kalıyor

Okulların sorunlarının da çözülmediğini görüyoruz. İkili okul olan binaların ihaleleri çıkmadı. Eskişehir’de akıbeti belli olmayan okullar var. Emek Mahallesi’nde bir lise yok. Milli Eğitim Müdürü Sinan Aydın’ın hem iletişim noktasında eksikliğini görüyoruz, hem adalet anlayışı noktasında eksikliğini görüyoruz, hem de iş yapma noktasında eksikliğini görüyoruz.

Adaletsizlikten dolayı kimse müdür dahi olmak istemiyor

Gerçekten çok fazla adaletsizlikler döndüğü için bazı noktalarda, okulu başarıya ulaştırabilecek, müdür, müdür yardımcısı diyebileceğiniz insanların da artık yöneticilikten uzaklaştığını, yönetici olmak istemediğini gözlemliyoruz. Bu çok büyük bir kayıp bence. Hangi sendikadan olursa olsun bu insanlar da artık yöneticilikten uzak duruyor. Müdürlerin hiç umursamadığı okullar var, bu da bizi üzüyor tabi ki, o müdürün oraya geliş şeklinin farklı olduğunu gözlemliyoruz. Bir tarafta başarılı, bütün sendikalarla ilgili söylüyorum bunu, çok iyi müdür ve müdür yardımcılığı yapmış insanlar artık bu işi yapmak istemiyor. Bu, sorun olarak değerlendirilmeli ve Milli Eğitim Müdürü’nün bu soruna el atması gerekiyor.