Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 12 yıllık zorunlu eğitim sistemini revize etmek için düğmeye bastı. Bakan Yusuf Tekin’in yaptığı açıklamalarla netleşen bu süreçte, özellikle lise eğitiminin süresinin 4 yıldan kısaltılması planı, milyonlarca öğrenci ve veli arasında büyük yankı uyandırdı.
Zorunlu Eğitim Süresinde Kısalma
Lise eğitiminin süresini 2 yıla kadar kısaltmayı hedefleyen 2+2 ve 3+1 modelleri, öğrencileri daha erken yaşta mesleki hayata veya yükseköğretime yönlendirme potansiyeli taşıyor. Eğitim sisteminin geleceğini kökten değiştirecek olan bu kapsamlı raporun Cumhurbaşkanlığı onayına sunulması beklenirken, konu tüm kamuoyunun ana gündem maddesi haline gelmiş durumda.
12 Yıllık Zorunlu Eğitim Revizyonunda Kritik Eşik: Lise Süresi Kısaltılıyor mu?
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in bizzat dile getirdiği gibi, 12 yıllık zorunlu eğitim sisteminin revizyonuna dair teknik rapor hazırlandı. Kamuoyunun merakla beklediği bu rapor, kararın verilmesi için Bakan Tekin tarafından Kabine Toplantısı’nda Sayın Cumhurbaşkanı’na sunulacak. Olumlu bir yanıt alınması halinde, yasal düzenleme süreci hızla başlatılacak ve uygulamanın önümüzdeki eğitim-öğretim yılı takvimine yetiştirilmesi planlanıyor.
2+2 Formülü Nedir?
2+2 Formülü, lise eğitimini kökten değiştiriyor. İlk 2 yıl zorunlu temel lise eğitimi olarak belirleniyor. Bu 2 yılın sonunda öğrenciler dilerlerse lise diplomasını alıp Mesleki Eğitim Merkezleri’ne veya doğrudan iş hayatına geçebilecekler. Akademik kariyeri hedefleyenler ve üniversiteye hazırlanmak isteyenler için ise sonraki 2 yıl (11 ve 12. sınıflar) tamamen isteğe bağlı ve akademik odaklı bir hazırlık dönemi olacak. Bu modelle öğrencilerin 16 yaşında mezun olması da gündeme geliyor.
Bakan Yusuf Tekin Asıl Amacın Mezuniyet ve İşe Başlama Yaşını Daha Erkene Çekmek Olduğunu Açıkladı
Bakan Yusuf Tekin “Biz hiçbir yerde ‘2 formül var, 5 formül var, 3 formül var’ böyle ifadeleri hiçbir yerde kullanmadık. Bu söylenenleri nereden üretiyorlar? Akşam bir yalan uyduruyorlar, sabah kendileri inanıyorlar. İnandıkları yalan üzerinden de yorum yapıyorlar. Sonra da ben ‘abur cubur adam’ dediğim zaman kızıyorlar. Yani gerçekten ne konuştuklarını anlamıyorum. Ya okuma yazmaları yok ya dinlemeye, anlamaya tahammülleri yok.”
“Söylediğimiz şey şu, ‘çocuklarımızın yükseköğretimle beraber hayata atılmaları için 25-26 yaş bandı çok geç, daha erken yaşlara çekebilir miyiz.’ Buradaki mücadele, tartışmamız bu.” ifadelerini kullandı.
