Ders Saatleri ve Süreleri Azaltılmasıyla ilgili açıklama

Eğitimin kronikleşen sorunları yıllardır konuşuluyor, konuşulmaya da devam edilecek.

Her gelen bakan/yönetici meselelerin özüne değil, üzerindeki tozlara odaklanıyor.

Hazırlıksız, plansız, programsız günübirlik istişare edilmeden (meseleye doğrudan temas eden öğretmenlere danışılmadan) getirilen ideolojik yenilikler ise sorunları daha da karmaşık hale getiriyor.

Birçok sorun var ama bu köşeye sığmayacağı için “sınav odaklı sistem”, ders saatleri/süreleri” ve “Öğretmen itibarı” olmak üzere üç temel meseleye eğilelim;

Öncelikle oyun çağındaki çocuklar tamamen sınavlı odaklı sistem ile dersaneler, kurslar, denemeler, sınavlar derken yoğun ders saati ve ağır müfredat ile çocukluklarını yaşayamadan heder olup gidiyorlar.

Öğrencileri okuldan soğutan yoğun ders saatleri azaltılıp müfredat sadeleştirilerek işe başlanmalıdır.

Ders saatleri;

İlkokullarda günlük 5 saat
Ortaokullarda 6 saat
Liselerde 7 saat

olarak güncellenmelidir.

Ders süreleri;

İlkokullarda 30 dakika
Ortaokullarda 35 dakika
Liselerde 40 dakika

yapılmalıdır.

Ders sürelerinin kısaltılması uygulaması ilk olarak pandemi sürecinde denendi ve öğrencilerin derse odaklanma sürecine olumlu katkıları olduğu görüldü.

Böylelikle öğrenciler; hem derslere hem de katılmak istedikleri kurslara daha motivasyonlu katılım gösterebilirler.

Böylece öğrenciler; sabahın ve akşamın karanlığında sırtlarında kilolarca ağır çantalarla güne uyanıp gün kapatmak zorunda kalmazlar.

Sistemi içinden çıkılmaz hale getiren diğer sorun ise “sınav odaklı sistem”.

Sistem olunca eğitim-öğretim sürecinin “eğitim” boyutu doğal olarak ihmal ediliyor.

İhmal edilen “eğitim” boyutu ile okullarda baş gösteren disiplin sorunları günden güne artıyor.

“Öğrenci merkezli” algılanması gerekirken, öğrencinin tüm ciddiyetsiz/disiplin dışı davranışlarını görmezden gelmek olarak algılanan yapılandırmacı sistem ile de iş iyice içinden çıkılmaz bir hal aldı.

Öğretmen’in; öğrenci/veli/toplum/idare/ bakanlık nezdinde itibarsızlaştırılması ise öldürücü son darbe oldu ve sistem nereden tutulursa tutulsun elde kalır hale geldi.

Bu sebeple hangi adım atılırsa atılsın reformlara/yeniliklere önce Öğretmenliğin kaybettirilen itibarı iade edilerek başlanmalıdır.

Bu da Öğretmeni; önce toplumda maddi olarak itibarlı kılmakla ve elindeki yaptırım gücünü arttırmak ile olur.

En mühim soru da bu zaten;

Asgari yaşam şartlarını ikame etmekte zorlanan eğitimcilerin olduğu bir sistemde eğitimden nasıl verim beklenebilir?

Eğitimci Yazar Mehmet GÜLER

52 Yorum

  1. Kesinlikle ders saatleri azaltılmalı ve öğrencinin oyun ihtiyacı olan dersler attırılmalıdıe

  2. Sayın hocam. Öğretmenin itibarını sarsan uygulama Alo 147 kaldırılmalı… Cimer e abuk sabuk,ipe sapa gelmez her konuda veli başvurduğunda öğretmenin, idarenin savunmasını alıyorlar. Her okula en az bir güvenlik görevlisi atanmalı. Bakanlık kendi yaptığı ortak sınavları çoktan seçmeli test olarak yapıyor, bizden açık uçlu klasik sınav istiyor… 35 yıllık meslek hayatımda son 20 yıl her geçen gün eğitim ve öğretimde geriye gidiyoruz. Kitaplar öğrencilere zimmetli verilmeli,

  3. Eğitim öncelikli. Geleneksel oyunlara, sanata, spora ağırlık verilsin, önce sosyalleşme gelir. Eğitim kişiyi değerlerle buluşturmalı. Kendiyle barışık çevreyle barışık olmalı. Ders saati süresi ilk okullarda 30, ortaokul 35, liselerde 40 olmalı.

  4. eğer bunu savunanlar öğretmen ise akılları yok norm ve saat azalmasına sebep olur .

  5. Azalsın parası batsın zaman ve huzur daha değerlidir parayla satın alamazsınız bunları…

  6. Çook doğru. Kesinlikle katılıyorum. Çocuklar sınav stresi yaşamasın. Tümüne katılıyorum.

  7. Dikkat süresi normalde 20 dakikadır. Günümüz çocukların ve gençlerin dikkat süresi dahada düşüktür. 40 dakikalık dersin yarısı boşa gidiyor. Derslerin acilen 30 dakikaya düşürülmesi gerekmektedir.

  8. Öğretmene darbe sadece veliden gelmiyor kendi arkadaşı meslektaşı para kazanıcam diye özel ders vericem diye anaokulu müdürleri ile ilkokul müdürlerini elinde döndürmek için ne tiyatrolar oynuyorlar çete halinde eski velileri sağa sola telefon ettirip öğretmenimiz özel sinif oluşturuyor sizi de bu sınıfa bekleriz deyip seçkinlik hissi yaratip o velinin bilgilerini anaokulu müdüründen ediniyo üstelik kalkmiş işi ehline vereceksin ,diyerek özgüvenli bi şekilde dolaşiyor biyoloji mezunu sinif öğr

  9. Benim ilkokul 1.sınıf balam var.hergün baba yoruluyom diyor.arkadaşlarıyla konuşuyor istisnasız hepsi yorulduğunu ve ailesiyle yemek ve tuvalet ihtiyacını evde yapmak istediğini söylüyor.9.30 da ders başlamalı ve 30 dk olmalı 5 ders yapılmalı 4. Sınıftan 8 sınıf a 35 dk olmalı.6 ders yapılmalı öğle arası olmamalı.emin olun açlıktan sıkıntı çeken az öğrenci yok hele o arkadaşlarının elindeki tost ve içeceğe bakışları inanın insanı çok acıtıyor

  10. İkili eğitim yapan okullarda durum daha feci.Acil ders süreleri düşürülsün..

  11. Meb acilen bir genelge yayınlayarak 10 dakikadan az tenefüs olmaz diye karar çıkartmali.güneydoğu anadolu bölgesinde 5 dakika tenefüs yapan çok sayıda okul var.özellikle de ikili eğitim yapan okullarda.çocuk tuvalete gidemiyor.kantine inemiyor.merdivemde başlayıp merdivende bitiyor tenefüs.meb bu sesi duy artık.son dersi blok ders yapan ikili eğitimde ortaokullar var.karanlikta ders başlamasın veya karanlıkta çıkmasın diye çocukları sınıflara hapsetmeyin.mutfaktan,sahadan bildiriyorum.

  12. Çok net ve açık aslında,ah bir değişim olsa ne kadar haklı degisim olduğu görülecek o Zaman

  13. “Sürecin eğitim boyutu ihmal ediliyor.” Kesinlikle doğru. Bir akademik başarıya(!) herkes saplanmış ki, ondan kurtuluş da çok zor gibi görünüyor.
    Herkesin şikayet ettiği çocuklarımızın davranış boyutu iken, başarıya olan ilgiden dolayı davranış ve ahlak alanıyla ilgilenmeye sıra gelmiyor..

  14. İlkokul Ortaokul ve Lise ders süresi 25 dk olmalı ve okul saatleri 4 saat olmalı ve ev ödevi verilmesi yasaklanmalı evleri okula çevirdi öğretmenler çocukların çocuk luğuna haksızlıktır bu

  15. Liselerde ha 7 ha 8 saat ders farki ne .8 saat kalsın zaten okullarda sayelerinde eğitim bitti.Tek adam yönetim şekli sayın Yusuf Tekindede var ortak sınavlar Ankara İl meb bakanlığından tarihleri verilerek sorular onlar tarafından hazirlanarak sınav yaptiriliyor .Her okulda fiziksel iklimsel sosyal denklik var mi?neye gore siz tek elden yönetmeye kalkıyorsunuz yanlış son dakika kararlari etkinlik haftası yapıldı onu bile kendi maddelerini yollamis bırakın kendi
    etkinlik yapsin okullarla oyn

  16. Bizim okulda spor salonu yapılacak alanlar var müdür hep sorun çıkartıyor hiç oralı değil ama kendine geldimi herşey var çocuklar soğukta yağmurda it gibi dışarda donarak spor yapıyor içeriye girmeleride yasak ve hastalıkları hiç eksik olmuyor oyuzden spora ağırlık verilsin demeyin olurmu .

  17. ????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????

  18. ????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????

  19. bilimsel kaynaklara göre Yaşa göre odaklanma süresi ilkokulda 20 dk. Orta okulda 25 dk lisede30 dk. Olmalı ders öncesi yoklama alma ders defteri doldurma gibi gereksiz zaman alan uygulamalar bitmeli.yüz tanıma sistemi çok basit bir şekilde uyarlanabilir ve öğrenciler okul girişinde belirlenip yoklama alınabilir.

  20. Çok utopik bşr yazı olmuş. ülkemizde bunlara dönülebilmesini ben imkansız görüyorum

  21. Sorunlara yazdığınız konu bence çok yüzeysel olmuş,bunların yanında ikili eğitim yapılan okullar var halen ülkemizde, çocuklar ve öğretmenler güneş doğmadan yollara düşmektedir.Dıger bir sorun ise bence acilen çözümlenmesi gereken bir konu adres taşıma yöntemiyle yalan ikametgah gösterilerek okullara kayıt yapılmaktadır veliler tarafından.

  22. 12 yillik egitim sistemi degismeden birseynolmaz.Her öğrenci aynı.mufredati girmek zorunda değil.Okumak istemiyorum diyen çocukların mesleki yetenekleri yok ediliyor

  23. Eğitimci Yazar Mehmet GÜLER Bey, yazmaya devam edin. En büyük sorun öğretmenlerin kendilerine öğretmen demek varken farklı ünvanlar aramaları ve bulmalarıdır. Ben öğretmen değilim ha! Eğitimciyim, yazarım, yöneticiyim, müfettişim, müdürüm… ne demek. Hepimiz öğretmen değil miyiz? Siz de haklısınız YAZAR BEY. Öğretmenlik paspas edilince doğal olarak ayak altından kurtulmak istiyorsunuz. Tavsiyem şudur: Kendinizi kurtarmak için değil bu mesleğin onuru için mücadele edin.

  24. Diğer yazıları okursanız MEB’deki her sorunu gündeme getirdiğini görürsünüz.

  25. Mesleğin onuru için yazılmış bir sürü yazı kaleme alınmış hangisini okudunuz da bilmeden, atıp tutuyorsunuz? Kendini Öğretmen olarak gören biri için bu nasıl üslup? Herkes sessizlik orucundayken böyle düşüncelerini kaleme alan, sorunları gündeme getiren insanlara teşekkür etmeyi öğrenin.

  26. MEB programı hazırlarken sahada çalışandan geniş çaplı ( kırsalda da bilgi almalı, ifade ve beceri dersleri hem araç gereç hem de salon yönenden eksik) anketle bilgi almalı. Cumartesi karar alıyor, Pazartesi uygulamaya geçiliyor. Hiçbir alt yapı hazırlık yok. Bakanımızın yanlış yönlendirildiğini düşünüyorum. Merkezi okullara göre karar alınmamalı. Ders kitaplarındaki örnekler yetersiz,yüzeysel anlatılıyor. Birinci sınıfta okumaya yeni başlayan çocuk, üç-dört sayfalık makale türü metinlerle başlı

  27. Çok doğru, ders süreleri düzenlenmeli, deneme sınavları bugünkü şekliyle değil, hafta sonları yapılmalı ve isteyen katılmalı ,hafta içi sınava katilmayan da derse girmek zorunda,gürültü patırtı eksik 9lmuyor,çalışan çocuk rahatsız oluyor.

  28. Ders saatleri ve sayısı fazla. İlkokul 5 yıl, 5 ders ve her ders 30 dk. Olmalı. Butik okul ve israfı önlemek için ikili olmalı. Öğretmenlere zaten müfredatta yer alan etkinlikleri proje adıyla yeniden dayatılmamalı. Öğretmenin görev tanımı net olmalı “müdürün vereceği diğer görevleri de yapar” maddesi kaldırılmalı

  29. Avrupa fillandiya sistemi olmalı. 4 gün 4 saat. Çocuklara matematiği dayatmayan sistem olmalı. Her çocuğun zeka türü farklı ilgi yetenekleri farklı.Sanata spora ağırlık verilmeli. Sınav sistemi kaldırılmalı.Dersler hafifletilmeli.Ders sayısı azaltılmalı.İlkokul matematiği ortaokul matematiğine dönüşmüş.Türkçe de aynı.Almanya ilk 3 yıl sadece okuma yazma ve 4 işlem öğretiyor. Türkiye matematikte konu ağırlığından uçmuş. Yazıktır yavrularımızı sıkmayın bunaltmayın zorlamayın.Sakin ve yavaş. NOKTA

  30. Özellikle her öğrenci ilkokuldan sonra ilgi alanına göre okula gitmelidir. Zorlamayla başarı olmuyor.

  31. Çocukları sabahtan akşam 15:35 kadar okulda tutmak sadece veliyi mutlu eder bu çocuklardan nasılsın başarı beklersiniz

  32. İyi ki böyle değerli yazarlar var da önemli meseleler gündem ediliyor. Tebrikler.
    Destek olacağınıza boş eleştiri yapıyorsunuz.

  33. Tebrikler, Milli eğitim müdürleri ve şube müdürlerinin haklarını gündeme getiren yazılar da bekliyoruz.

  34. Acaba neden adres kaydırma yapıyor veli,bulunduğu yerdeki okulda kalitesiz müdür ve öğretmenler yüzünden okuldan başka herşeye benzeyen bir okul yüzünden olabilir mi? Maddiyatımız iyi olmalı diyorsunuz eski öğretmenlerimiz okul sonrası 2. iş yapardı maalesef geçinmek için, sorun maalesef sizlerin çoğunun eğitmek değil kapağı memurluğa atıp salla baş al maaş mantığınızdan kaynaklanıyor,

  35. Kesinlikle yukarıda zikredilen ders saatleri hayata geçirilip çok acil olarak Mesleki ortaokulların açılması gerekiyor zira sınıfta neden olduğunu anlamayan öğrenciye ders anlatmak hem kendisine hem öğretmene ve dersi dinlemek isteyip sınıfın karmaşasından rahatsız olan öğrenciye büyük bir eziyet ve haksızlıktır

  36. Velilerimizin veremediği temel eğitimi vermekle uğraşmaktan diğerlerine sıra gelmiyor.biz radyoda uygun frekansı yakalanmaya çalışamıyoruz.Ondan önce aile tarafından bozulmuş radyoyu( öğrenciyi )tamir etmeye çalışıyoruz öncelikle

  37. Okullarımızın genç kalabalıkların zabtu rabt altına alındığı kışla mantığından çıkartılıp gerçek eğitim-öğretim yuvalarına döndürmemiz çoktan şart oldu.Büyük küçük farketmez insanlar kahvaltılarını yapamadan okula gelip yine karanlıkta evine gidiyorlar.Yine büyük küçük insanların hiç mi kendine ayıracakları vakitleri olmasın,gençlerin arkadaşlarına ve spor yapmaya hiç mi vakitleri olmasın.Kasım ve Nisandaki ara tatillerin kaldırırılıp Şubat tatmininde bir ay olması lazım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu