
Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin, isminin açıklandığı ilk gün çıkmış olduğu televizyon programında ”vakıf olduğumuz bir camia” ve ”öğretmenleri karar verme sürecinde paydaş haline getireceğiz.” ifadelerini kullanmıştı.
Keza dediğini yapmış özellikle ”Öğretmenler Odası Buluşmaları” düzenleyerek tarihte ilk defa öğretmenler odasını Milli Eğitim Bakanlığına getirmişti.
Öğretmenler Odası Buluşmalarının bir tanesi de dün Ankara ilinde gerçekleşti.
Buluşmalara katılan bir öğretmenimiz duygu ve düşüncelerini şöyle ifade etti:
”Sayın Bakanımız Yusuf Tekin göreve geldiği günden beri hep söylediği bir şey vardı. Öğretmenlerimi ve öğretmenler odasından gelen önerileri önemsiyorum, öğretmenler odası buluşmalarında istişare ederek onların önerilerini dinlemek ve bu önerilerin bir kısmını uygulamaya geçirmek istiyorum demişti. Her ay farklı illerde öğretmenler odası buluşmaları yapıyor ve burada konuşulan konuların bir kısmı hayata geçiyordu.
Sayın Bakanımız dün Ankara’daydı. Günler öncesinden duyurusu yapılmıştı. Başvurumu yaptım, davet edildim. Oraya giderken Sn. Bakana neler sorabileceğimi düşünmeye başladım. Elbette eğitimde çözüm bekleyen çok fazla konu vardı. Müfredat değişikliği, öğretmenlerin il içi ve il dışı yer değiştirmeleri, yönetici atama yönetmeliği, Öğretmenlik Meslek Kanunu vs… Ama şunu da söyledim kendime: Sorunların yanında Sn. Bakanımızın kısa sürede yaptığı güzel işler. Soru sormaktan ziyade yapılanlar hakkında güzel düşüncelerimi de ifade etmeye karar verdim.
Milli Eğitim Bakanlığı binasına girdiğim andan itibaren bakanlık personeli tarafından müthiş bir güler yüz ve ilgi ile karşılandım. Öğretmen olarak kendimi değerli hissettim. Sn. Bakanımız belirtilen saatte geldi ve nazik bir şekilde hepimize ”hoş geldiniz” diyerek soru ve düşüncelerimizi almak üzere mikrofonu öğretmenlere verdi. Sadece Ankara değil Türkiye’mizin birçok ilinden gelen öğretmenlerin olması çok şaşırtıcıydı. Bazı öğretmen arkadaşımız birebir kendi sıkıntılarını dile getirdi. Beni şaşırtan ve mutlu eden nokta da Sn. Bakanımızın bu öğretmenlerimizi gayet dikkatli dinleyip, anında salonda bulunan Bakanlık yetkililerine talimat vererek kişisel sorunların dinlenmesini sağladı.
Her söz alan öğretmenin adını soyadını ve görevini sordu dikkatli dinledi notlar aldı. Hiçbir şekilde popülist söylemlerde bulunmadı. Gerçekten çok net ve mertti. Çok espiriliydi. Bilinçsiz ve iyi niyetle yapsalar da bazı meslektaşlarımızın protokol kurallarına uymayan söz ve davranışlarını da büyük bir hoşgörü ile karşıladı. Sabırla dinledi, adil davrandı. Oturum düzenine göre söz hakkı vermeye çalıştı. İnanılmaz sabırlıydı ara vermeden tam üç saat soruları ve sorunları dinledi.
Sn. Bakan kesinlikle tüm sorunlara hakim. Belli ki müsteşarlık döneminin tecrübesi bakanlık dönemine büyük katkı yapmış. Salonda bulunan bürokratları da bakan beyin talimatlarını anında yerine getirdiler. Öğretmen arkadaşlarımıza yardımcı olmak için gayret ettiler. Bir öğretmen olarak Sn. Yusuf Tekin’e duyduğum saygı ve sevgi öğretmenler odası buluşmalarından sonra daha da arttı. Salondan çıkan herkes mutluydu çünkü kendilerini değerli hissetmişlerdi. Biz eğitimciler için değer görmek çok önemlidir biz dün bunu gördük.”
neden öğrencilerle konuşulmuyor peki bumu SN yusuf tekinin adaleti mertliği??
Samimiyet istiyoruz.sorunlar zaten belli. Sorup durmaya gerek bile yok. Sadece samimi olsun.liyakat getirsin.MEB yönetiminde liyakat sıfır . Sendikacılık MEB içinde tümördür ve MEB bu yüzden kanser olmuştur.
Alan değişikliğinde Bakan beyin samimiyetini gördük… Samimiyeti buysa, aman olmasın istemez!
Ogretmenlik öncelikle kendini düşünmemek demektir bir yerde neden atanan öğretmenler atanmayan öğretmenleri hiç düşünmez ve dile getirmiyor eminim ki bu bulusmalarda atamalar konusundaki sıkıntılardan hiçbir öğretmen bakana soru yoneltmemistir malesef 70 e merdiven dayamış kendine hayrı olmayan sırf para için göreve devam eden binlerce öğretmen var ve gençleri düşünen kimse yok ücretli öğretmen ve yaşlı öğretmenlerle turkiyede eğitim bu hale geldi yazık milletin çocuklarına
Sen ne için atanmak istiyorsun kral? Para için deği mi?
Sayın bakanım okullar sadece çok kıymetli çok değerli ogretmenlerimizin yanında biz kantinciler varız
bizlerlede bi kantin buluşması yapmanız çok uygun olacağına inancım tamdır sorunlarımızı ilk ağızdan dinleminizi arz ederim
Bu davranışlar öğretmenlerin eğitimin hiç bir sorununu çözmez. Bakan Sadece dinler ve yine kendi bildiğini yapar. Bakanın Geçmişi geleceğinin göstergesidir. Müsteşar iken bozduğu yıktığı sistemin sonuçları belli. Yapılması gereken her şeyi yapmayıp bozdu. Şimdi yeni yapıyormuş gibi algı yapıyor. Devamsızlık, kılık kıyafet kurallarını bozan bu bakan değil mi?