Öğretmenlerin Ara Tatil Seminerleri Çevrimiçi Yapılsın

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Vergi Dilimleri Yüzde 15’e Sabitlenmelidir.

Kamu çalışanlarının şu an vergi kesinti oranlarından dolayı Ocak-Şubat-Mart ayında aldığı maaşı yılın ikinci altı ayından itibaren alamaz hale geldiğine dikkat çeken Genel Başkan, tüm kamu çalışanlarının vergi dilimlerinin yüzde 15’e sabitlenmesi gerektiğini söyledi.

3600 Ek Gösterge Konusunda Her Şey Hazır Sadece Kanun Çıkmalıdır.

3600 konusuna da değinen Genel Başkan Geylan, seçim öncesi verilen sözleri hatırlattı. Geylan; “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan; “Birinci dereceye gelen tüm çalışanlar 3600 ek göstere hakkında yararlanacak” ve önceki dönem Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Bilgin de “3600 ek göstergede hazırlığımız tamam. Meclis açılır açılmaz birinci dereceye gelen tüm kamu görevlileri bundan yararlanacak. Eksik kalan tüm kesimler de hakkını alacak” şeklinde açıklamaları olmuştu. Bu sözler unutulmasın. 1. dereceye inmiş tüm memurların ek göstergeleri 3600 olarak düzenlensin!” dedi.

Yardımcı Hizmetler Sınıfında Çalışanlar GIH Sınıfına Alınmalıdır.

Kamuda 110 bin Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan olduğunu hatırlatan Geylan, bu çalışanların yaptıkları işe paralel olarak ve sınavsız şekilde, bir defaya mahsus GIH sınıfına alınmasını talep etti.

Her hangi bir şiddet, taciz olayı olduğunda öğretmene, kamudan önce toplum sahip çıkmalıdır.

Son zamanlarda haber bültenlerinde en sık rastlananşiddet olaylarına yönelik de değerlendirmede bulunan Genel Başkan Geylan, “Hz. Ali “Bana bir harf öğretinin kırk yıl kölesi olurum.” der. İşte biz bu kültür ile bezenmiş bir toplumuz. Eskiden veliler okula gelerek, ‘hocam eti senin kemiği benim’ der ve canından bir parçası olan evladını böyle bir teslimiyet ve güven içinde öğretmene emanet ederdi. Ancak son zamanlarda art arda gelen öğretmene şiddet olayları ile karşı karşıyayız. Son birkaç haftada Adana, Şanlıurfa, Kahramanmaraş ve nicelerine şahit olduk. Şiddet haberleri artık bir son bulsun. Hem toplum bazında hem de emniyet bazında önlemler alınmalıdır. Öğretmenlerimize sahip çıkılması demek, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkılması demektir. Bu noktada toplum daha çok duyarlı olmalıdır. Her hangi bir şiddet, taciz olayı olduğunda öğretmene kamudan önce toplum sahip çıkmalıdır. Toplum, “nemelazımcılık” anlayışından çıkmalı ve sorumluluk almalıdır.” dedi.

Okullarımızın ihtiyacı olan güvenlik çalışanı kadrosu; bir an önce tahsis edilmelidir.

İki yıl önce eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önlemek amacıyla etkili tedbirler alınması ve caydırıcı müeyyideler getirilmesi için sendikamızın hazırladığı kanun teklifini hatırlatan Genel Başkan Geylan, bu teklife tüm siyasi partilerin sahip çıkarak, yasalaştırılmasını talep etti. Şiddet olaylarında şikâyet söz konusu olmadan savcılığın kamu davası açması gerektiğini de kaydeden Geylan, devletin kamu çalışanlarına sahip çıkması gerektiğini bildirdi. Geylan; “Hükümet, okullarımızın ihtiyacı olan güvenlik çalışanı kadrosunu bir an önce Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsis etmelidir. Güvenlik görevlisi olmayan okulumuz kalmamalıdır. Eğer bütçe buna müsait değil ise bu imkân sağlanana kadar İç İşleri Bakanlığı her okulumuzun kapısının önünde bekçi ya da polis görevlendirmelidir.” ifadelerini kullandı.

Kasım Seminerleri Çevrimiçi Yapılsın

Öğretmenlerin Kasım seminerlerinin geçen yıl olduğu gibi bu sene de çevrimiçi yapılması gerektiğini kaydeden Genel Başkan, öğretmenlerin bu talebine Milli Eğitim Bakanlığı’nın kayıtsız kalmaması gerektiğini söyledi.

Mülakat ile ne yapılırsa yapılsın, hak, hukuk, adalet sağ-la-na-maz.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in; “Eleştiri yapan sendikalar, bazı siyasi partiler, böyle rastgele eleştiri yapacaklarına bana yazılı olarak önerilerini getirmelerini bekliyorum” şeklindeki açıklamasına cevap veren Genel Başkan Geylan; “ Türk Eğitim-Sen olarak, yıllardır öğretmen atamalarından yönetici atamalarına kadar tüm kamuda mülakatın kaldırılması gerektiğini söylüyoruz. Ehliyet ve liyakate dayanan bir atama sistemi ihdas edilmelidir. Mülakat hak gaspıdır, torpili öncelemektir, bilgiyi ödüllendiren değil, bilgiyi görmezden gelen bir yöntemdir. Mülakat ile ne yapılırsa yapılsın, hak, hukuk, adalet sağlanamaz. Kamuda işe alımlarda sınav puanı esas alınmalıdır.” dedi.

Nakil Yönetmeliği Çıkarılmalıdır.

Üniversite personelinin eş durumundan nakil hakkı verilmesi gerektiğini ısrarla yineleyen Genel Başkan Geylan; “Eş durumundan her hangi bir çalışana tayin hakkının verilmemesi demek, doğrudan Anayasa ihlali anlamına gelir. Çünkü Anayasamızın 41. Maddesi; “Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilâtı kurar.” şeklindeki maddesi ile aile birliğini sağlama hükümlülüğünü getirmiştir. YÖK’e çağrıda bulunarak, nakil yönetmeliği çıkarmasını talep ediyor, üniversite idari personelimize mazeret tayin hakkı verilmesini istiyoruz.” diye konuştu.

14 Yorum

  1. Online seminer olmalı ve okul dışı olmalı. Okula her gün bir milyonu aşkın öğretmen gidip gelecek hem ulaşım güçlüğü ve masraf hem de okullarda tüm okullarda doğalgaz israfı. Bütünüyle mantık dışı. Tatil ama okula gel demek doğru olmasa gerek.
    Trafik yoğunluğu, israf, mantık dışı ve vakit kaybı.

  2. Online eğitim daha fayladi öğretmenler için çünkü akademisyenler veriyor kendimiz için faydalı olanları izliyoruz okul da gereksiz zaman harcamabunu ne zaman anlicaklar

  3. Çevrimiçi olmayacağını bakan net bir dille ifade etti ne yazık ki ek ders ücreti alınacağı için herkes okula gidecek mecburen

  4. Yahu sizin bu öğretmenlerle alıp veremediğiniz ne?Bari gerçekleri yazın.İnanın komik oluyosunuz.

  5. Onceden bilinmedigi icin sıkıntı .hersey iptal olacak.birde bu öğretmenlerin kafa dinlemeye ihtiyacı yokmu.niye degistirilmeye calısılıyor.iyi birsey geldi her gelen degistirmeye devammı edecek.yokmudur uzun vadeli bir politika.geri donusleri veri olarak toplamak.sonuclara gore bakmak.en iyisini ozel okul yapıyor onlar yapıyor tatili bakmıyor habire degisen seylere.

  6. Okula gidin eğitimi öğrencileri tartışacaksınız.Sistem değişti artık Okulda online izlemeyeceksiniz.Canlı seminer yapacaksınız.Başöğretmenler boşuna mı oldu.Size sunumlar yapacaklar.Adı üstünde seminer.

  7. Öğretmenlerin seminer döneminin çevrimiçi olarason derece sağlıklı yapılabildiğini görmüşken,okulda yüzyüze bir salonda toplanıp gürültü içinde bir televizyondan yayın izletilmesi ya da ilgi alanı olmayan konularda seminere mecbur bırakılması son derece geri ve yanlış bir uygulama gö.Çevrimiçi herkes kendinde eksik gördüğü alanda semineri seçerek kendine en faydalı şekilde ilerleme kaydetmiştir. Seminerlerin çevrimiçi yapılmasını ,teknolojik gelişmemizde kesinlikle şart görüyorum.

  8. Para karşılığı yazmanız ne kadar acı..öğretmen olmadığını z ne kadar belli…Biz öğretmenler para karşılığı olarak görseydik sadece ders anlatıp çıkardık..Gelişim,Teknoloji çağında çevrimiçi ağlardan eksik alanımızda seminer görmek varken bir salonda ortak bir seminere gürültü içinde katılmamız ne kadar sağlıklı? Buna cevap vermelisiniz…Konuya bilmeden eksik bilgiyle ön yargıyla atlayan en insan!..

  9. Biz öğretmenler para karşılığı olarak görseydik sadece ders anlatıp çıkardık..Tek derdimiz yüzyüze seminerlerin anlamsızlığı…Gelişim,Teknoloji çağında çevrimiçi ağlardan eksik alanımızda seminer görmek varken bir salonda ortak bir seminere gürültü içinde katılmamız ne kadar sağlıklı?

  10. Öğretmenin dinlenmeye, yeniden sağlıklı başlamak icin kafasını dinlemeye ihtiyacı yok mu? Ücret ödeme olacak deyip öğretmene bunu dayatmak hiç hoş değil.

  11. Eş ve çocuğundan uzakta olan öğretmen olarak bu tatili bekliyorduk.En azından aile birliği kapsamında bu düşünülmesi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu